Onur'un Günlüğü

Stephen Hawking'in Yanılgısı

Bu bölümün diğer sayfalarını okumadan bu sayfayı okuma. O sayfadaki bilgileri görmen lazım. Özellikle alttaki sayfalarını okumuş olman lazım ki Stephen Hawking gibi insanların yaratılışı ve Yaratanı red etmeleri ne demek daha iyi anlayasın.

Evreni Tanrı Mı Yarattı Yoksa Tesadüf Mü?

İki fizikçinin görüşlerini göstereceğim. Biri Stephen Havking öteki Taşkın Tuna. Aynı konuyu ele alıyorlar. Hayat tesadüf mü değil mi? Bir anlamı var mı yok mu? Evreni Tanrı mı yarattı yoksa tesadüf mü? Sıkılma, imana giden yol bu. Klasik yöntemlerden farklı olarak büyük resimden başlayıp yukarıdaki soruların cevabını bulursan yolunu şaşırmazsın. Nasıl bir evrende yaşadığını az da olsa anlayabilirsen bu dünyanın bir gün biteceğine ve sonra tekrar dirileceğine dair şüphen kalmaz ve emin ol Kur'an'ı daha iyi anlarsın. Kur'an'da birçok ayette geçen “O halde o yüce Rabbinin adını tespih et!” emrini çok daha anlamlı yerine getirebilirsin.

Büyük Tasarım

Stephen Hawking’in “Büyük Tasarım” isimli kitabı ve bunu anlattığı bir belgeseli var. Üç bölümden oluşuyor. Stephen Hawking bir dahi, big bang dahil bu gün bilinen birçok şeyin anlaşılmasını sağlamış çok önemli bir fizikçi. Bir kaç kişinin alabildiği matematik diploması var. Onun hayatı boyunca yaptığı araştırma sonucu yukarıda benim sorduğum gibi sorulara nasıl cevap vermiş izlemeni istiyorum ama bunları yayınlayamıyorum, telif hakkıyla korunuyor. Benim bilgisayarımda sana yazdığım klasörün içinde var, yazıları kopyaladığım flash bellekte de var, hatta hayatinsirri'nın drive'nda da var. Bütün buralardan bulamazsan internetten arayabilirsin. Stephen Hawking Büyük Tasarım birinci bölüm "Hayatın Anlamı" ve üçüncü bölüm "Evreni Tanrı Mı Yarattı" bölümlerini izle. İnsan, evren ve dünyamız hakkında çarpıcı bilgiler var. Bizim için tesadüf olmayan bu evrenin kendince nasıl olduğunu anlatıyor.

Hawking'in Yanılgsı

Hawking, Büyük Tasarım'ın üçüncü bölümü Evreni Tanrı Mı Yarattı'da madde, enerji ve boşluk nereden geldi diye soruyor ve bilim bunu Big Bang olarak keşfetti diyor. Big Bang'in gizemini de "hiçlikten meydana gelmiş olması" diyor. Yani hiçbir şey yoktu birden bir patlama ile altı evre sonucu madde yaratıldı. Bunu daha önce de yazmıştım; Allah’ın el-Bedi isimi bunu açıklıyor. Yoktan var eden, eşsiz ve benzersiz yaratan, yoktan icat eden mükemmel sanatkâr demek. Sayfanın sağ sütununda açıklaması var. Bunu anlamak için bizim açımızdan fizik okumaya gerek yok çünkü bizim imanımız var ama fizikçiler ispat istiyor, o yüzden yanılıyor. Hawking sona doğru Big Bang'in başlangıcına bakarsak evren küçülür, küçücük alanda sıkışık bir karadeliktir ve burada zamanda yoktur diyor. Bu patlama ile her şey oluştuğu, buna sebep de kütle çekim kanunu sebep olmuştur diyor, yani Hawking'e göre Big Bang'in olmasına sebep kütle çekim kanunuymuş.

Kur'an' Uydurulmuş Olabilir Mi? sayfasında alttaki ayetin Big Bang'in oluşumu olduğunu göstermiştim.

Enbiya

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

30.Peki inkâr edenler görmediler mi ki; gökler

ve

yeryüzü (başlangıçta) tek

ve

bitişik/gaz halinde/bir bütün idiler de Biz onları ayırdık!

Canlı olan herşeyi sudan yarattık!

Hâlâ inanmıyorlar mı?

Hawking'e Göre Tanrı Neden Olamaz

Allah’ı mekana bağlı düşünmek bizim için mümkün değildir. Mekan varsa Allah var mekan yoksa Allah yok öyle mi?  Hawking "Big Bang'de madde yoktu, mekan yoktu zaman da yoktu dolayısı ile tanrı bunları yaratacak zamanı ve mekanı bulamaz, dolayısıyla tanrı yoktur" diyor.

Ali Demirsoy'a Göre Evren

Evrim bilimci Ali Demirsoy bilim geldiği son noktaya göre evrenin hiçbir zaman yaratılmadığını, hep var olduğu ama "bir sebepten" madde ve zamanın ortaya çıktığını söylüyor. İki video göstereceğim. İlkinde evrim bilimcilerin dinlerdeki yaratılış ve kıyamet olgularının beynimizdeki amigdala denen bir bölgenin bize oynadığı bir oyun olarak gördüğünü de görebilirsin. İkincisinde evrenin hep var olduğu "bir sebepten" zaman ve maddenin başladığını söylüyor. Buna göre kendi kendin ele vermiş oluyor. Dinle öyle yazayım.

Ali Demirsoy - Amigdala ve Zaman (3 Dakika)

Ali Demirsoy - Amigdala ve Zaman

Ali Demirsoy - Amigdala ve Zaman

Ali Demirsoy - Amigdala ve Zaman

Evren hep vardı - Ali Demirsoy (5 Dakika)

Evren hep vardı - Ali Demirsoy

Evren hep vardı - Ali Demirsoy

Stephen Hawking Big Bang'i evrenin başlangıcı kabul ettiği için Tanrı'nın evreni yaratacak zamanı ve mekanı yoktu demişti ama Ali Demirsoy evrenin her zaman var olduğunu "bir sebepten" zaman ve maddenin başlamış olduğunu söylemesi Tanrı'nın zamanı ve maddeyi başlatması için hiçbir engel olmadığını gösterir. Big Bang denen o andan önce hangi fizik kanunları geçeli olduğu dahi bilinmediğine göre Big Bang öncesi hakkında yorum yapmak çok gereksiz. Fakat Ali Demirsoy'a sorulduğunu farz etsek, madde ve zamanı ne başlattı sorusuna "bir sebepten" dediğini duydun. Bu sebep Allah'dır çünkü daha önce "Kur'an Uydurulmuş Olabilir mi?" sayfasında adına ister Big Bang ister ne dersen de bunun başlangıcındaki hassas kuvvetler dengesi bir yaratıcıyı gösterdiğini gördün. Bundan sonrasını Hugh Ross'un görüşüne bağlayayım.

Tam Tersi Düşünceye Sahip Olanlar

Stephen Hawking, Ali Demirsoy gibi bilim adamlarının tam tersi düşünceye sahip olan astrofizikçiler var. Onlardan biri Hugh Ross, söyle demiş;

"Eğer zaman ve madde, patlamayla birlikte ortaya çıkmışsa, o zaman evreni meydana getiren nedenin, evrendeki zaman ve mekandan tamamen bağımsız olması gerekir. Bu bize Yaratıcı'nın evrendeki tüm boyutların üzerinde olduğunu gösterir. Aynı zamanda Yaratıcı'nın bazılarının savunduğu gibi evrenin kendisi olmadığını ve evreni kapladığını, sadece evrenin içindeki bir güç olmadığını kanıtlar."

Sayfanın özeti Hugh Ross'un bu sözleridir. Yaratıcı, madde ve mekandan bağımsız bütün boyutların üstündedir. Stephen Hawking bir dahi, benim için eleştirmek zor, sahip olduğu bilgiye sahip olmadan yanlış düşündüğünü kendisine anlatamazsın. Aynı fizik bilgisine sahip bir müslüman olsa, Kur'an'ı bu açıdan anlatabilse belki dikkatlerini çekebilir.

Şimdi Stephen Hawking'i eleştiren bir matematikçi ve felsefeci göstereceğim. John Lenox Oxford'da matematik profesörü aynı zamanda bilim felsefesi üzerine kafa yoran biri. Ben de bir kitabı var "Aramızda Kalsın Tanrı Var" kitaplığımda bulabilirsin. Hawking Big Bang'in oluşumunu yer çekimi kuvvetine bağlıyor, ona göre yer çekimi bu evreni yoktan meydana getirdi. John Lennox bu iddiayı ele alıyor. Lennox'un bu eşleştirisinde felsefenin ne kadar faydalı olduğuna dikkat et. Hawking belgeselin başında “bence felsefe ölüdür” diyordu, oradan başlamış. Felsefe düşünmeyi öğrenmektir.

Video iki kısımdan oluşuyor.

John Lennox'tan Stephen Hawking'e Cevaplar 1 (14 dakika)

John Lennox'tan Stephen Hawking'e Cevaplar 1

John Lennox'tan Stephen Hawking'e Cevaplar 1

John Lennox'tan Stephen Hawking'e Cevaplar 2 (14 dakika)

John Lennox'tan Stephen Hawking'e Cevaplar 2

John Lennox'tan Stephen Hawking'e Cevaplar 2

Hiçlikten evren çıkabilir idiasına cevap (2 dakika)

Kısa bir tane de Caner Taslaman'dan göstereyim "yokluktan evren çıkabilir" iddiasına cevap. Bu Stephen Hawking'in de iddia ettiği bir şey. Ne kadar zeki olursan ol, Yaratıcıyı görmeyecem diye kelimelerin, kavramların anlamını değiştirmek açıklama bulduğunu zannetmek değildir. Big Bang'den önce ne vardı? Hiçbir şey yoktu. O zaman hiçlikten evren çıkabilir. Nasıl? Çekim kuvveti bunu yapar. Oldu. Bir yaratıcının olduğunu kabul edince neyin eksiliyor?

Açılmasa alttaki linki dene.

Hiçlikten evren çıkabilir idiasına cevap

Yaratan Olmasın Da Ne Olursa Olsun

Bu açıklamalardan sonra Stephen Hawking'in zekasından şüphe mi etmek lazım? Hayır. Hawking, sadece bir kaç kişinin sahip oluğu ileri matematik ve fizik diplomalarına sahip. Sorun ne o zaman? Sorun evrenin de dünyadaki yaşamın da başlangıcını tanrı olmadan izah etmeye çalışması. Bunu iddia edebilmek için de normal fizik kanunlarına ilaveler yapıyor, "hayali" kavramlar üretiyor. Caner Taslamn'ın "Big Bang ve Tanrı" kitabından 72-73 sayfalardaki bir kaç paragrafı göstereceğim. Bana ateist olduğunu söyleyen insanlara bu kitabı öneriyorum. "Oku fikrin değişecek" diyorum ama okumuyorlar.

HAYALİ ZAMANIN İŞİN İÇİNE SOKULMASI

Big Bang ile ilgili bilgimiz Planck zamanına kadar gitmektedir. Planck zamanı, Big Bang’ten sonraki 10 -43 saniyedir. Bu sayıyı yazmaya üşenmezseniz şöyle de yazabilirsiniz: 0.0000000000000000000000000000000000000000001 saniye.

Hawking de bilgimizin buraya kadar gittiğini kabul etmekte, fakat Big Bang başlangıcı ile bu zaman dilimi arasındaki bilinememezlikten rahatsızlık duymaktadır. Bu zaman diliminde sıcaklık 10 32 Kelvin gibi müthiş bir değere ulaşmaktadır. Bu sıcaklık yüzünden, kütle çekim kuvveti, nükleer kuvvet ve elektromanyetik kuvvetlerin hepsi birleşmekte ve bu zamandan öncesi bilimsel olarak tanımsız olmakta, fizik kuralları durmaktadır.

Hawking, “fizik kurallarının” kesildiği bu andan rahatsız olmaktadır. O’na göre bu nokta fizik kurallarının bağımsız geçerliliğine bir darbedir. Hawking, “Ceviz Kabuğundaki Evren” kitabında, bu rahatsızlığını şöyle dile getirmektedir: “Eğer bilim kanunları evrenin başlangıcında askıdaysa, başka zamanlarda da yanlış olamazlar mı?” Hawking, evrenin ve fizik kanunlarının evren dışı bir Güç tarafından yaratıldığı, evrenin ve fizik kanunlarının O’na bağımlı olduğu fikrini pozitivist yaklaşıma aykırı görmekte, her şeyi mutlaka mevcut fizik kanunları çerçevesinde açıklamaya çabalamaktadır. Zamanın “gerçek zaman” olması halinde başlangıcı olması gerektiğini kabul eden Hawking, bu sonuçtan kurtulmak için “hayali zaman” (imaginary time) kavramını işin içine sokar.

Buna göre Planck zamanından öncesi “hayali zaman” kavramıyla açıklanacaktır ve bu zamandan önce, Einstein’ın formülleri bir kenara bırakılacak, evrenin boyutu çok küçüldüğü için kuantum kuramının belirsizlik ilkesinden yararlanılacaktır. Bu yüzden buna Kuantum Çekim modeli de denmiştir. Evrenin boyutunun küçüldüğü fakat yoğunluğunun arttığı bu durumda, kuantum durumunun geçerli olduğunu iddia etmek için ne bir delil ne de akılcı bir neden vardır. Evrenin bütün yoğunluğunun tek bir noktaya sıkıştığı bu durumu, atomun içinde geçerli olan kuantum durumuyla aynı görmek hiç de mantıklı değildir.

Evrenin Yaratılışındaki Hassasiyet

Bunu daha önce gösterdim ama yine de Taşkın Tuna’nın “Muhteşem Tasarım” kitabından bir kaç paragraf göstereceğim.

Evrende dört temel kuvvet varmış.

1 - Çekim kuvveti. [Hawking’in kainatı oluşturan güç dediği kuvvet]

2 – Güçlü çekirdek kuvveti.

3 – Zayıf kuvvet.

4 – Elektromanyetik kuvvet.

Bunlar bu dünyada nasıl var olduğunun izahı, Allah’ın muhteşem tasarımı. Bu kuvvetlerin ne kadar hassas ve birbirine bağlı olduğunu görmek çok kolay. İnsanlar "tanrı olmasın" diye her türlü imkansız olasılığı olabilir düşünüyor. Cehennem neden var diyorlar ya, bütün hesap kitaplar Allah'ı gösteriyor. Bunu görmezden geldikleri için cehennem var. Bizim bu hesapları anlamamız gerekmiyor, bu isimleri aklımızda tutmamız da gerekmiyor, önemli olan buradan çıkan sonuç ne? "Arkadaş bir yaratıcı olmalı" diyebiliyor musun? Nasıl bir evrende yaşadığımızı anlayabilirsek, hayatın kaynağına da ulaşmış oluruz. İman denen şey kalbinde filizlenir ve imandan sonra küfre düşmezsin. O zaman kıyamete, yeniden dirileceğine dair şüphen olmaz.

muhteşem tasarım sayfa 173

muhteşem tasarım sayfa 164

muhteşem tasarım sayfa 158

Tesadüf Yoksa Tasarımcı Vardır

Tesadüfi bir evren yoksa o zaman insan nasıl olur da bir suda bir hücreden evrimleşmiş olabilir. Bu kainatı yaratan insanı da yaratmış demektir. O zaman hesap gününe hazırla kendini, ölüp hesap vermek üzere yeniden dirileceksin. Buraya kadar birçok şey gösterdim. Bunları okuyup ya da birinden dinleyip da hala karşı çıkılmasını anlayamıyorum. Daha önce Ayşe Hür ile ilgili bir video göstermiştim. Bir tane daha göstereceğim. Bir insanın anlamamak için sarf ettiği çabayı görebilirsin. Tıpkı İnci ablam ve Tolga gibi. Bu çabanın onda birini Kur'an'ı okumaya ver, alim olursun.

Ayşe Hür Allah'ın Varlık Delillerini Anlayamıyor (8 dakika)

Allah Delilleri Gösterir

Az önce Taşkın Tuna'dan okuduğun bölümdeki hassas denge alttaki ayette bildirildiği üzere akıl sahiplerine ders/ibrettir.

Fussilet

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

53- Evet, Biz ileride onlara delillerimizi gerek dış dünyada, gerek kendi öz varlıklarında göstereceğiz; ta ki Kur'ân'ın, Allah tarafından gelen gerçeğin ta kendisi olduğu onlar tarafından da iyice anlaşılacak. Rabbinin her şeye şahid olması yetmez mi? 

Bununla ilgili birkaç ayet daha yazacağım. Biz ileride onlara delillerimizi göstereceğiz diyor ya eğer doğaya uzaya bakmasını bilirsen bu delilleri görürsün, ayetlere bak;

Bakara

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

22.O ki, yeri sizin için döşek yaptı.

Ve semayı/göğü de bina!..

Ve gökten/semadan su indirdi de;

onunla sizin için tüm ürünlerden bir rızık çıkartmıştır.

Öyleyse sizler de bile bile,

Allah’a benzer varlıklar iddia etmeyin/ortaklar koşmayın!

Enam

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

96.O, karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkarandır.

Geceyi bir dinlenme zamanı kılmıştır.

Güneş’i ve Ay’ı bir zaman ölçüsü kıldı.

İşte bu; üstün olan, bilen Allah’ın ölçüsüdür/takdiridir.

97.Sizin için yıldızları, karada

ve

denizde geceleri onlarla yolu bulmanız için var etmiştir.

Gerçekten Biz ayetleri,

bilen bir toplum için geniş geniş açıkladık.

98.O ki, sizi bir tek nefisten/döllenmiş yumurtadan inşa etti.

Sizin için bir kalış yeri

ve

bir de emanet olarak konuluş yeri vardır.

Gerçekten Biz ayetleri;

anlayan bir toplum için geniş geniş açıkladık.

99.Ve O, gökyüzünden su indirdi.

Onunla herşeyin bitkisini bitirdik.

Ondan da bir yeşillik çıkardık.

Ondan da birbiri üzerine binmiş taneler türetiyoruz.

Ve hurma ağacının tomurcuğundan sarkan salkımlar,

üzüm bağları,

zeytin

ve

nar bahçeleri çıkardık.

Kimi birbirine benzer, kimi de benzer değildir.

Mahsul verdiği

ve

olgunlaştığı zaman onların meyvesine bir bakın!

Şüphesiz, bu size gösterilenlerde;

inanan bir toplum için işâretler vardır.

Yunus

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

5.Güneş’i bir ışık kaynağı ve Ay’ı da ışığı yansıtıcı kılan O’dur.

Ona konaklar/durak (iniş) yerleri takdir eden O’dur;

yılların sayısını ve hesabını bilmeniz için!..

Allah bunları ancak bir hesap ile yaratmıştır.

Ayetleri uzun uzun açıklamaktadır;

bilen/bilim ışığında düşünen bir kavim için!

6.Gerçek şu ki;

gece ile gündüzün değişmesinde,

Allah’ın göklerde ve yeryüzünde yarattığı şeylerde,

korkup sakınan bir toplum için elbette ayetler/işâretler vardır.

Rad

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

1. Elif, Lam, Mim, Ra.

İşte bunlar Kitabın âyetleridir.

Sana Rabbinden indirilen gerçektir,

fakat insanların birçoğu inanmıyorlar.

2.Allah gökleri,

gördüğünüz herhangi bir direk olmadan yükselten,

sonra Arş dahil tüm kâinata kanunlarını koyan,

Güneş’i ve Ay’ı buyruğu altına alandır.

Bunların hepsi belli bir zamana kadar akıp gitmektedir.

O, her işi (hakkıyla) düzenler, yürütür;

âyetleri ayrı ayrı açıklar ki,

Rabbinizin huzuruna kavuşacağınıza kesin olarak inanasınız.

3.O; yeri yayıp döşeyen, orada dağlar, nehirler meydana getiren,

orada her türlü meyveden (erkekli-dişili) iki eş yaratandır.

O geceyi gündüze bürüyor.

Şüphesiz bunlarda düşünen bir kavim için deliller vardır.

4.Yeryüzünde birbirine komşu kara parçaları,

üzüm bağları,

ekinler;

bir kökten çıkan çok gövdeli

ve

tek gövdeli hurma ağaçları vardır ki, hepsi aynı su ile sulanır.

Ama biz ürünleri konusunda,

bir kısmını bir kısmına üstün kılıyoruz.

Şüphesiz bunda, aklını kullanan bir kavim için deliller vardır.

Nahl

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

10. Gökyüzünden size su indiren O’dur.

İçeceğiniz ondandır,

hayvanlarınızı otlattığınız bitkiler de ondandır.

11.Onunla size ekin,

zeytin,

hurmalıklar,

üzümler

ve

her türlü meyveler yaratır.

Şüphesiz bunda,

derin düşünen bir kavim için elbette bir ibret vardır.

12.Geceyi ve gündüzü, Güneş’i ve Ay’ı hizmetinize verdi.

Yıldızlar da O’nun buyruğuna göre hareket ederler.

Şüphesiz bunda,

aklını kullanan bir kavim için gerçekten ibretler vardır.

13.Yeryüzünde sizin için yarattığı rengârenk şeyler!

Şüphesiz bunda,

hatırlamaya çalışan bir kavim için gerçekten bir ibret vardır .

14.Denizi de emrinize/hizmetinize veren O’dur.

Ondan taptaze et yiyesiniz

ve

takınacağınız süsler çıkarasınız diye!

Denizde suları yara yara giden gemileri görürsün.

Bu da O’nun lütfundan aramanız içindir.

Umulur ki şükredersiniz.

15.Sizi sarsar diye yeryüzüne ağır dağlar yerleştirdi.

Ve ırmaklar ve yollar. Ta ki doğru yolu bulasınız.

16.Ve (yeryüzünde) daha nice işâretler (var etti).

Onlar yıldızla da yol bulurlar.

17.O HALDE, yaratan yaratmayan gibi olur mu?

Hâlâ düşünüp öğüt almıyor musunuz?

78.Allah sizi annelerinizin karnından çıkardı,

hiçbir şey bilmiyordunuz!

Size kulaklar, gözler ve gönüller verdi. Belki şükredersiniz!

79.Kuşlara bakmadılar mı? Gök boşluğunda boyun eğdirilmiş!

Onlara havada tutunma özelliğini veren Allah’tır.

Şüphesiz bunda,

düşünenbir topluluk için gerçekten birçok dersler vardır.

80.Allah evlerinizi sizin için bir huzur ve dinlenme yeri kıldı.

Hayvanların derilerinden de hem hicret/göç gününüzde,

hem de konup yerleştiğiniz günlerde,

hafifçe taşıyabileceğiniz barınaklar/evler belirledi.

Yünlerinden, yapağılarından

ve tüylerinden/kıllarından da bir süreye kadar kullanacağınız

giyimlikler-döşemelikler ve geçimlik malı kıldı.

81.Allah yarattıklarından size gölgeler kıldı.

Dağlarda da sizin için barınaklar meydana getirdi.

(Yarattığı maddeler ile) sıcaktan koruyan giysiler

ve koruyacak zırhlar yaptınız.

Böylece, size üzerinizdeki nimetini tamamlıyor.

Umulur ki, teslim olup kurtulursunuz.

82. Fakat, bundan sonra senden yüz çevirirlerse sana düşen,

yalnızca açık bir şekilde tebliğdir/duyurmaktır.

83.Onlar Allah’ın nimetini bilirler, sonra da onu inkâr ederler.

Onların çoğu inkâra sapanlardır.

Bunlar Masal Değil

Allah’ın gösterdiği delilleri görebilirsen o zaman bizden ne istediği konusunda ve yeniden dirileceğinden endişen olmaz. Bütün peygamberler Allah’a davet etmiş, öldükten sonra hesap vermek üzere yeniden dirileceğimizi anlatmış. Evrendeki, dünyadaki bu düzeni anlayabilirsen inancın sağlamlaşır, bunlar eskilerin masalları demezsin.

Neml

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

67.İnkâra sapanlar dediler ki:

“Biz ve atalarımız toprak olduktan sonra,

gerçekten çıkarılacak mıyız?

68.Bu bize vadedildiği gibi daha önce atalarımıza da vadedilmişti.

Bu ancak öncekilerin masallarıdır!”

Kaf

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım

15.Biz ilk yaratışta aciz kalıp yorgun mu düştük?

Hayır,

onlar yeni bir yaratılıştan şüpheiçindedirler.

Biz ilk yaratışta aciz kalıp yorgun mu düştük ifadesi yukarıda Taşkın Tuna’nın anlattığı fizik bilgileriyle, ne kadar hassas ve birbirine bağlı bir düzen olduğunu göz önünde tutarsak, ne kadar anlamlı değil mi?

Bukadar şeyi Allah’ın bizi nasıl bir düzen de yarattığını göstermek için topladım. Şimdi Vakia suresinin son ayeti ve benzerleri için ne yapmayı düşünüyorsun?

96. Öyleyse, büyük Rabbinin ismini ulula/tesbih et/yücelt!

Buraya Vakia suresin 96. ayeti doğrultusunda, Bayraktar hocadan "Allah'ı neden tesbih etmeliyiz" sorusuna cevap olacak bir videosunu eklemeye karar verdim. Tabi bu video "Allah'ı neden tesbih etmeliyiz" sorusuna küçücük bir cevaptır. Bunun gibi çok ders gösterilebilir. Yalnız bunu çok kısaltamadım. Başta her varlığın Allah'ı tesbih etmesinden bahsetmiş. Burayı keseyim dedim bölük pörçük oldu. Arada "ölçü"den bahsettiği bir yer var, orayı çıkartayım dedim ama oranın sonunda "işte bu yüzden Allah'ı tesbih etmek lazım" dedi, e şimdi orayı çıkarırsam bu cümle havada kalacak. Ben de çıkarmadım. 12 dakika kadar dinle, bak bakalım sıkılıyor musun? Ama güzel konuşma söyleyeyim.

Allah'ı Neden Tesbih Etmemiz Gerekiyor? Bayraktar Bayraklı (30 Dakika)

el bedi

Bedî yoktan eşsiz ve benzersiz yaratan demektir. Bedî ismini bazı dilciler dört harfli ebde'a köküne nispet ederek "mubdi" mânâsına almışlardır. Bu sonuca takdir yoluyla varmışlardır. Fakat Asmaî bu görüşü reddederek kelimenin kökenine üç harfli olup kıyas yoluyla sıfat-ı müşebbehe vurgusu kazandığını söyler. Birincilere göre yoktan var eden, Asmaî'e göre ise eşsiz ve benzersiz yaratan anlamına gelir. El-Menar

Bizce Bedî isminin manası bu yaklaşımın toplamıdır. İsmi fail kalıbı daha çok failin fiiline ilişkin iken, sıfatı müşebbehe kalıbı failin zatına ilişkindir. Bu durumda Bedî hem Yaratanın eşsiz ve benzersizliğine hem de yarattığının eşsiz ve benzersizliğine delalet eder. İbdâ daha önce var olan bir örneği ve hammaddeye ihtiyaç duymaksızın, benzeri daha önce var olmayan bir şeyi hiç yoktan yaratmak demektir. Aynı zamanda yoktan icat eden mükemmel sanatkar anlamını da içerir.

Fakat görünmez varlık türlerine Allah'a denk bir makam yakıp yakıştırdılar. Oysa ki onları da o yaratmıştı. Bir de cehaletleri yüzünden ona oğullar ve kızlar peydahlalar. Onun aşkın ve yüce olanı zatı, insanların her tür tasavvur ve tahayyüllerinin üzerindedir. O göklerin ve yerin Badî'dir. Onun hiçbir zaman bir eşi olmadığı halde nasıl çocuk sahibi olabilir. Kaldı ki her şeyi yaratan odur ve o her şeyi bilmektedir. (Enam 100 101)

Kur'an'a Göre Esmâ-i Husna, Mustafa İslamoğlu, 3. Cilt, El Bedî ismi, Sayfa 1708'den paragraflar.