Çok bilmiş değilim, kendimi bir şey de zannetmiyorum Kur'an'da gördüklerimi yazıyorum buraya. Bu bölümün başlığı “sıra sende” olduğu için sana tavsiyelerimi yazıyorum. Sırada infak var.
Namaz ve zekattan sonra Kur'an'ın bize ısrarla emrettiği infak, malı, parayı yığıp biriktirmek yerine, gizli, açık fazlasından ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunmak. İnfak, bir şeyi tünelden karşı tarafa geçirme anlamına dayanıyor. Sendeki para, mal vs ihtiyaç sahibine verince senden ona geçmiş oluyor. Ben bunu fark edeli kaç sen oldu hatırlamıyorum ama herhalde faizin haram olduğunu idrak ettiğim, Kur'an'ı ilk okuduğum dönemdi. İlk zamanlar kime nasıl infak edeceğimi bilememiştim, Ersin’i aradım. Beni anlayacak tek kişi o zaman Ersin’di. O zaman Trabzon’daydı. "Çevrende yardım yapabileceğimiz bildiğin biri var mı" diye sormuştum. Allah razı olsun ne zaman bu konuda yardım istediysem, yardımcı oldu. Daha sonra yardım dernekleri aracılığı ile yardım etme imkanı da buldum.
Sahip olduğumuz hiçbir şey bizim değil çünkü. Bunu idrak ettiğin an her şeyi anlamış olursun. Allah kalbini islama açınca zaten insanlar birden yardım yapmaya başlıyor. İmkanları, fırsatları yaratan, akıl, muhakeme gibi özellikleri veren Allah. Daum sendromlu olabilirdik, o zaman hiçbir şeye sahip olamazdık. Madem aklımız başımız yerinde, Allah’ın bize sunduğu imkanları kullanıp zengin olduk, o zaman Kur'an'daki hükümler doğrultusunda yardımda bulunmalıyız. Mülk Allah’ındır, Allah mülkünden insanlara bir pay verir “fazlasından sen de ihtiyaç sahibine harca” der. Bu bir imtihandır. Allah’ın rızasını mı tercih edeceksin yoksa malı mülkü mü? Kendimizi ihtiyaç sahiplerinin yerine koyarsak daha iyi anlayabiliriz. Allah’ın hükmüdür bu ve Allah hükümlerinden sorgulanamaz ve çoğu insan farkında olmasa da bu hükümler bizim lehimizedir. Sorguladığın zaman en başta gösterdim Âdem ve şeytanın tavrındaki şeytanın tavrına girmiş olursun. "Bu niye böyle kardeşim böyle olması lazım ya da olmaması lazım" diyen insanlar aslında Allah'a "sen bilmiyorsun yanlış hükümler vermişsin ben biliyorum" demiş oluyor. Buna kafirlik deniyor, kafir örten demek. Ayetlerin üstünü örtüp görmezden gelmek hatta kendi fikrini ayetlerin üstüne çıkarmak oluyor. Bazı emir ve yasakların neden istendiğini ilk anda anlayamayabilirsin o zaman da Abdülaziz hoca gibi insanlardan cevabını ararsın. İnfak konusunda olması gereken de bence bu. Bir yerde kimsenin işine yaramayan hatta faizle artan bir para, öte yanda fakirlik, imkansızlıklar içinde insanlar. Dileseydi herkesi zengin yapabilirdi. Ama kimimizi kimimizden üstün yarattı, iki kesimin de durumu imtihandır. Fakir bir insan fakirlikle, zenginde zenginliği ile imtihan oluyor. Zengin, kendisine verilen imkanları hayra harcayacak mı, fakir içinde bulunduğu duruma sabır edecek mi yoksa harama el uzatacak mı? Kur'an'da hayır adına yapılan her yardımın Allah’a borç verilmesi olarak geçiyor. Allah Ganiy’dir, ihtiyaçsız, muhtaç olmayan, her şey ona muhtaç olandır. Bizim ibadetlerimize de ihtiyacı yoktur ama bizim onlara ihtiyacımız var. Borç vermek tabiriyle, Allah değil ahirette yine biz karşılık bulacağız. Bu kitabın indiriliş amacı neydi?
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
1 - Elif, Lâm, Mim.
2 - İşte o Kitap budur; içinde şüpheye yer yoktur. Müttakîler[1*] için rehberdir.
[1*] Müttakî, kendi doğal yapısını koruyan, zıddı tağut yani sınırları aşandır. Allah Teala şöyle demiştir: “Kim ki sınırları aşmış ve dünya hayatını tercih etmişse o alevli ateş onun konağı olacaktır. Kim de Rabbinin makamından korkmuş, arzularını dizginlemişse, onun konaklayıp kalacağı yer de Cennet’tir.” (Naziat 79/37-41)
3 - Allah’a içten[1*] inanan,[2*] namazı düzgün ve sürekli kılan ve verdiğimiz rızıkları yerli yerince harcayan ,
[1*] “İçten” anlamı verdiğimiz kelime el-ğayb = الغيب ‘dır. Ondaki el = ال takısı muzafunileyhten ıvazdır, bi ğaybihim بغيبهم = gayblarıyla demektir. Kişinin içindeki, başkası için gayb olduğundan ayete “içten inanırlar” meali verilmiştir. İmanın temeli içten kabul yani kalp ile tasdiktir. Kalpteki tasdiki bir o kişi, bir de Allah bilir. Orası insanın en hür olduğu yerdir. Bu sebeple hiç kimse bir inancı kabule veya inkâra zorlanamaz. Zorla ibadet de olmaz. Çünkü ibadet için niyet şarttır. Niyetin yeri de kalptir; kalpten yapılmayan niyet geçersizdir. Kimseye zorla niyet ettirilemeyeceğinden ibadet de yaptırılamaz. 8. âyetten itibaren münafıklar anlatılmaktadır. Onların farkı,içten inanıp güvenmemeleridir.
[2*] İnanma, güvenmedir. Allah’ı herkes bilir, ama O’na herkes yeterince güvenip teslim olmaz. İnsanı kâfir yapan budur. Bu yüzden iman yerine bazen “inanma”, bazen “güvenme”, bazen de “inanıp güvenme” kelimeleri kullanılacaktır.
4 - Sana indirilene de senden önce indirilenlere de inanıp güvenen ve ahirete inançları kesin olanlar.
5 - İşte onlar, Rablerinin (Sahiplerinin) doğru yolunda olanlardır. Umduklarına kavuşacak olanlar da onlardır.
Kur'an kendisinin doğru yolu gösteren hidayet rehberi olduğu açıkça belirtildiğine göre o zaman infak, doğru yoldan gidenler için bir gereklilik. Demek ki doğru yol buymuş, Allah’a borç vererek, ahirette karşılık bulmak.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
245.Kim Allah’a güzel bir ödünç verirse, Allah ona kat kat fazlasını verir. Daraltan da Allah’tır, genişleten de. Zaten O’nun huzuruna çıkarılacaksınız.
Hadid
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
10. Sizin neyiniz var ki Allah yolunda harcama yapmıyorsunuz? Göklerde ve yerdeki her şey zaten Allah’a kalacaktır. Önünüzün açılmasından önce hayra harcayan ve savaşanların derecesi, daha sonra hayra harcayan ve savaşanlarınki ile bir olmaz; öncekilerin derecesi daha yüksektir. Allah hepsine, yaptığının en güzeli ile karşılama sözü vermiştir. Allah, yaptıklarınızın iç yüzünü bilir.
11. Allah’a güzel ödünç verecek biri var mı ki Allah onu katlayarak geri versin? Onu cömertçe bir ödül beklemektedir.
Az önce de yazdığım gibi, Allah yolunda harcamayınca, Allah hiçbir şekilde bu durumdan olumsuz etkilenmez, kaybeden biz oluruz.
Hadid
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
23.Elinizden çıkana üzülmeyin
ve
Allah’ın size verdiği nimetlerle şımarmayın.
Çünkü Allah kendini beğenip övünen hiçbir kimseyi sevmez.
24.Onlar cimrilik edip insanlara da cimriliği emreden kimselerdir.
Kim yüz çevirirse bilsin ki,
şüphesiz Allah; ganidir/zengindir, övülmeye lâyıktır.
İnfak ile bazı ayetleri yazayım, dikkat et bu ayetlere.
İbrahim
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
31.İnanan kullarıma söyle: “Namazı gereği gibi kılsınlar,
kendilerine rızık olarak verdiklerimizden,
gizlice ve açıkça bağışlasınlar.
İçinde alışverişin
ve
dostluğun bulunmayacağı gün gelmeden önce.”
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
274. Mallarını gece gündüz, gizli ve açık hayra harcayanların ödülü, Sahipleri(Rableri) katındadır. Onların üzerinde bir korku olmaz, üzüntü de çekmezler.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
271.Sadakaları açıktan verirseniz ne güzel!
Fakat onları gizleyerek fakirlere verirseniz;
bu sizin için daha hayırlıdır
ve
günahlarınızdan bir kısmına da kefaret olur.
Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
264. Müminler! Başa kakarak ve inciterek yardımlarınızı değersizleştirmeyin! İnsanlara gösteriş olsun diye malını harcayan, ama Allah’a ve ahiret gününe inanmayan kişi gibi davranmayın! Onun durumu, üzerinde toprak olan kayaya benzer. Bol yağmur yağar ve orayı çıplak bırakır. Böyleleri çalışmalarından bekledikleri sonucu alamazlar. Allah, âyetleri görmezlikten gelen bir topluluğu yola getirmez.
265. Allah’ın rızasını kazanmak ve kendilerini sağlama almak için mallarını harcayanlar, yüksekçe yere kurulu olup bol yağmur alan ve iki kat ürün veren bir bahçenin sahibi gibidirler. Yağmur yağmasa bile bir çisenti olur. Yaptığınız her şeyi gören Allah’tır.
266. (Bir kişi düşünün:) İçinden sular akan arkları, her üründen veren, hurması ve üzümü olan bir bahçesi var, ama ihtiyarlık gelip çatmış, evladı da korunmaya muhtaç halde. Ateşli bir kasırga vurmuş, bahçeyi yakıp kavurmuş. Onun yerinde olmayı hanginiz ister? Allah, âyetlerini size böyle açıklar ki iyice düşünesiniz.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
267. Müminler! Kazandıklarınızın temizlerinden ve yerden sizin için çıkardığımız şeylerden hayra harcayın! Gözünüzü kapamadan almayacağınız kötü şeylerden vermeye kalkmayın! Bilin ki Allah’ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, ne yaparsa güzelini yapar.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
261. Mallarını Allah yolunda infak[1*] edenler, toprağa bir buğday tohumu ekmiş gibi olurlar. O tohum yedi başak bitirir. Her başağında yüz dane olur. Gerekeni yapana[2*] Allah, bunun da kat kat fazlasını verir. Allah’ın imkânları geniştir, O her şeyi bilir.
[*] Nafak, tünel; infak da bir şeyi tünelden geçirmek gibidir. İnfakın Türkçe karşılığı harcamadır. Damarları tünele benzetirsek infak; kanın, gıda ve oksijeni hücrelere, hücrelerin ürettiklerini ilgili yerlere taşımasına benzer. Saklanan malın ve paranın kimseye faydası olmaz, ihtiyaçlılara ulaşması gerekir. Bu yüzden Kur’ân, daima infakı emreder. Allah rızası için infak, doğrudan ihtiyaçlıya ulaştığı için derhal tüketilir ve yeni üretimin kapısını açar. Ticaret de üretilen mal ve hizmetin, ihtiyaçlılara ulaşmasını sağladığı için bir çeşit infaktır. Mal, uzun süre saklanamaz ama para saklanabilir Allah Teâlâ, parayı kasalara koyup dolaşımına engel olanları ağır bir şekilde tehdit etmiştir.
[2*] Şâe = شاء fiilinin kökü, “bir şeyi var etme” anlamında olan şey =شيء’dir. Özne insan ise “gerekeni yaptı” anlamına gelir. (
262.Mallarını Allah yolunda harcayan sonra da yaptıkları iyiliği başa kakmayan[*] ve incitmeyenler var ya, onlara Rableri (Sahipleri) katında ödül vardır. Onlar ne bir korku duyar ne de üzülürler.
[*] “Yaptığı yardımın peşine yapışmak olarak” çevrilir. Türkçede “başa kakmak” deyimi anlamı tam karşıladığından tercih edilmiştir.
263. Güzel bir söz söylemek ve bir hatayı örtmek, başa kakılıp karşı tarafı inciten bir yardımdan daha iyidir. Allah’ın hiçbir şeye ihtiyacı olmaz, ama O, yumuşak davranır.
270. Ne tür bir harcama yapsanız ne gibi bir adakta bulunsanız, onu Allah bilir. Yanlış yapanların yardımcıları olmaz.
Bir de infakın insanın derecesini yükselttiğini belirtiyor. Kur'an'ın mürşit olduğunu söylediğim ayetlere bir örnek. Yükselmek mi istiyorsun, Allah’a yaklaşmak mı istiyorsun, malından gece, gündüz, gizli, açık harca, ama yükseleceğini bekleme. Ne zaman ne zaman diye beklemek kalbi köreltebilir.
Al-i İmran
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
92 - Sevdiğiniz mallarınızdan Allah yolunda harcamadıkça fazilet mertebesine ulaşamazsınız. Bununla beraber her ne infak ederseniz, Allah mutlaka onu bilir.
İnsan
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
5 - İyi insanlar ise, kâfur suyu ile hazırlanmış içecek kâselerini yudumlarlar.
6 - Bu, Allah'ın has kullarının içip, istedikleri yere akıttıkları bir kaynaktır.
7 - Bu kullar, dünya hayatında iken sözlerinde durur, adadıkları şeyi yerine getirir ve felaketi bütün ufukları tutan kıyamet gününden endişe ederlerdi.
Adağı yerine getirme kişinin; a- Kendisine farz olan şeyleri yapması b- Söz verdiği şeyleri yapması c- Kendi üzerine vacip kıldığı şeyleri yapması mânalarına gelebilir.
8 - Kendileri de ihtiyaç duydukları halde yiyeceklerini, sırf Allah'ın rızasına ermek için fakire, yetime ve esire ikram ederler.
Borçlu, köle, mahpus olanlar da esirler kapsamındadırlar.
9 - Ve derler ki:Biz size sırf Allah rızası için ikram ediyoruz, yoksa sizden karşılık istemediğimiz gibi bir teşekkür bile beklemiyoruz.
10 - Biz, yüzleri ekşiten asık suratlı o günde Rabbimizin gazabından korkarız.
11 - Allah da onları o günün felaketinden korur, onların yüzlerine nûr, gönüllerine sürûr verir.
12 - Sabretmelerine karşılık onlara cennetler, ipekler ihsan eder.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
268.Şeytan sizi fakirlikle korkutur ve
size çirkinliği ve hayasızlığı emreder.
Allah ise size kendi katından mağfiret ve bol nimet vadediyor.
Şüphesiz Allah lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
215.Sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar.
De ki: “Hayır olarak ne harcarsanız o;
ana-baba,
akraba,
yetimler,
fakirler
ve
yolda kalmışlar içindir.
Hayır olarak ne yaparsanız gerçekten Allah onu hakkıyla bilir.”
219.Sana içkiyi ve kumarı sorarlar.
De ki: “Onlarda hem büyük günah, hem de insanlar için,
(sizin bilmediğiniz görünmeyen bazı) yararlar vardır.
Ama kötülükleri yararlarından daha büyüktür.”
Yine sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar.
De ki: “İhtiyaçtan fazlasını!”
Allah size ayetleri böyle açıklıyor,
umulur ki düşünürsünüz.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
273 - (Sadakalar) kendilerini Allah yoluna (ilim ve tebliğe) adadığı için,
yeryüzünde ticarete vakit ayırmayanlar içindir.
İffetleri sebebiyle (isteyemeyip dilenmedikleri için),
bilmeyen onları zengin sanır.
Sen onları yüzlerinden tanırsın.
İnsanlardan arsızca (bir şey) istemezler.
Siz hayır olarak ne verirseniz, şüphesiz Allah onu bilir.
Bakara
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
272. Onları hidayete erdirmek sana ait değildir.
Fakat Allah dileyeni (gereklerini yerine getireni) hidayete erdirir.
Hayır olarak ne harcarsanız kendiniz içindir.
Zaten siz ancak Allah’ın rızasını kazanmak için harcarsınız.
Hayır olarak her ne harcarsanız
-hiç hakkınız yenmeden- size tam karşılığı ödenir.
İnfak etmek, Allah’a borç vermek, mal harcamak sadaka diye geçiyor. Sadaka dilencilere verilen beş on lira demek değildir. Sadaka inandım dediğin Allah’ın hükümlerini yerine getirmede sadakatini göstermektir.
Hadid
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
18. Allah’a güzel bir ödünç vererek sadaka (zekat) dağıtan erkeklerle kadınlara, karşılıkları kat kat verilecektir. Onlar için büyük bir ödül vardır.
19.Allah’a ve elçilerine inanıp güvenenler, Rableri katında özü sözü doğru ve şahit sayılacak kimselerdir. Onların hem alacakları ödül hem de ışıkları (nurları) vardır. Ayetlerimiz karşısında yalan yanlış şeylere sarılarak ayetleri görmezlikten gelenler ise cehennem ahalisidir.
Allah yolunda harcama konusunda ne kadar çok ayet var değil mi? Abdülaziz hocaya sormuşlar ölen yakınlarımıza yaptığımız hayırlar onlara ulaşır mı diye, Münafikun suresi 10. ayete dikkat et. Müslümanlar sadece namaz kılarak cennete gireceklerini zannediyor. Malından parasından ölmeden infak etmeyen, sadaka vermeyen müslümanlar dünyaya geri dönmek isteyecek. Allah'a "biraz müsade et döneyim yardım yapayım" diyecekler. Müslümanların ölünce pişmanlık yaşayacağını çoğu müslüman bilmez ama sen şimdi öğreniyorsun.
Yasin
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
47. Onlara: “Allah’ın size rızık olarak verdiği şeylerden verin”,
denildiği zaman inkârcılar iman edenlere dediler ki:
“Allah’ın dilerse kendisini doyuracağı kimseyi
biz mi doyuracak mışız?
Siz apaçık bir sapıklık içindesiniz.”
“Allah’ın dilerse kendisini doyuracağı kimseyi biz mi doyuracak mışız? Siz apaçık bir sapıklık içindesiniz” diyenler sanırım alttaki ayetlerdeki sonla karşılaşacak.
Hümeze
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
1. Diliyle çekiştiren, kaş
ve
gözüyle alay eden her kişinin vay haline!
2.O, mal toplamış onu sayıp durmuştur,
3.malının kendisini ebedileştireceğini sanarak!
4.Hayır Hayır!
Muhakkak ki o, Hutame’ye atılacaktır.
5.Hutame nedir, sen bilir misin?/p>
6.O, Allah’ın tutuşturulmuş ateşidir.
7.Yüreklere işler.
8.Şüphesiz o, onların üzerine kapatılacaktır;
9.uzatılmış geniş sütunlara bağlı bir halde...
Ne enteresan birileri mal ve parasıyla cennete, birileri de cehenneme girecek. Hatta biriktirdiği o mal ve para azap olarak dönecek.
Tevbe
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım
34.Ey inanıp güvenenler! Bilginlerin ve din adamlarının birçoğu insanların mallarını haksız yolla yer ve onları Allah’ın yolundan engellerler. Altını ve gümüşü kasalarda saklayıp da Allah yolunda harcamayanları acıklı bir azap ile müjdele.
35.O alevli ateş içinde kızdırılarak bunlarla(altın ve gümüşle) alınlarının, sırtlarının ve yanlarının dağlanacağı gün onlara şöyle denecektir. “İşte kendiniz için biriktirdikleriniz! Birikimlerinizin tadına varın bakalım”.
Mustafa hocadan kendisini yardım toplama bahanesiyle dolandıran kişiye karşı nasıl bir duruş göstermek gerektiğine dair bir video göstereyim. Gerçek anlamda imanın varsa böyle düşünebilirsin. Sen de Mustafa hoca gibi ol.
Video açılmıyorsa hemen altındaki linke tıkla.
Dilenci hikâyesi ve Gazze Çorapları
Dilenci hikâyesi ve Gazze Çorapları
İnfak ile ilgili diğer ayetleri buradan okuyabilirsin. infak-ayetleri Ayrıca Örnek Müminleri anlatan ayetler sayfasına da bakmalısın. kuranda-anlatılan-örnek-muminler
"Şunu öğrendim ki balıkların çoğu yaşlanınca ömürlerini boşuna geçirdiklerini söyleyip yakınırlar. Sürekli sızlanıp herkesten şikayet ederler. Ben bilmek istiyorum, hayat gerçekten bir avuç yerde durmadan dönüp durmak, sonra da yaşlanıp ölüp gitmek mi yoksa bu dünyada başka türlü yaşamak da mümkün mü?"
Samed Behrengi - Küçük Kara Balık
Adî İbni Hâtim radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Rabbiniz arada bir tercüman bulunmaksızın, her birinizle konuşacaktır. Kişi sağına bakar, önceden gönderdiği iyi işleri görür; soluna bakar vaktiyle yaptığı kötü işleri görür. Önüne bakar, önünde sadece cehennemi görür. Yarım hurma ile (infak ederek) de olsa cehennemden korununuz.”
Buhârî, Zekât 9; Müslim, Zekât 67. Ayrıca bk. Buhârî, Menâkıb 25, Tevhîd, 24, 36; Tirmizî, Kıyamet 1; İbni Mâce, Mukaddime 13, Zekât 28